حديث الرسول ﷺ English الإجازة تواصل معنا
الحديث النبوي

حديث نحرنا على عهد رسول الله صلى الله عليه وسلم فرسا فأكلناه تابعه وكيع وابن عيينة - صحيح البخاري

صحيح البخاري | (حديث: حديث أسماء نحرنا على عهد النبي ﷺ فرسا فأكلناه )

5512- عن أسماء بنت أبي بكر قالت: «نحرنا على عهد رسول الله صلى الله عليه وسلم فرسا فأكلناه» تابعه وكيع وابن عيينة عن هشام في النحر.


ترجمة الحديث باللغة الانجليزية

Narrated Asma' bint Abu Bakr:We slaughtered a horse (by Nahr) during the lifetime of Allah's Messenger (ﷺ) and ate it


ترجمة الحديث باللغة الأوردية

ہم سے قتیبہ نے بیان کیا، کہا ہم سے جریر نے بیان کیا، ان سے ہشام نے، ان سے فاطمہ بنت منذر نے کہ اسماء بنت ابی بکر رضی اللہ عنہما نے بیان کیا کہ رسول اللہ صلی اللہ علیہ وسلم کے زمانہ میں ہم نے ایک گھوڑے کو نحر کیا ( اس کے سینے کے اوپر کے حصہ میں چھری مار کر ) پھر اسے کھایا۔ اس کی متابعت وکیع اور ابن عیینہ نے ہشام سے «نحر‏.‏» کے ذکر کے ساتھ کی۔


ترجمة الحديث باللغة التركية

Ebu.Bekr kızı Esma'dan, dedi ki: "Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem döneminde bir at nahr ettik ve onu yedik." Fethu'l-Bari Açıklaması: "Nahr (gerdandan kesmek) ve zebh (boğazdan kesmek)." Ebu. Zerr'in rivayet ettiği Buhari nüshasında (zebh yerine) "zebillh" şeklinde çoğulolarak gelmiştir. Çoğunlukla kesimin bu şekilde olduğunu göz önünde bulundurarak çoğul yapmış gibidir. Nahr (gerdandan kesmek), deve hakkındaki özel kesim şeklidir. Devenin dışındakiler ise zebhedilir (boğazdan kesilir). Bununla birlikte devenin zebhi ve başkalarının nahrını ifade eden hadisler de gelmiştir. İbnu't-Tin der ki: Develerde aslolan nahr, koyun ve benzerlerinde aslolan ise zebhtir. İnek türüne gelince Kur'an-ı Kerim'de onların zebhi, sünnette de nahrı söz konusu edilmiştir. Nahr ile kesilenin zebhi ve zebh ile kesilenin nahrı hususunda görüş ayrı lı ğı vardır. Cumhur bunu kabul ederken, İbnu'l-Kasım kabul etmemektedir. Hanefilerin çoğunluğu kitaplarında şöyle demektedir: Dört ana kanaldan üçünü keserse tezkiye gerçekleşmiş olur. Bu dört ana kanalın ikisi boğaz ile yemek borusu, diğer ikisi ise her taraftaki birer damardır. İbnu'l-Münzir, Muhammed b. el-Hasen'den şu görüşü nakletmektedir: Eğer boğazı, yemek borusunu bir de iki taraftaki damarların her birinin yarısından fazlasını keserse yeterli olur. Daha az keserse artık o kesilen hayvanda hayır yoktur. Şafii de şöyle demiştir: Her iki damardan hiçbir şey kesmese dahi yeterlidir. Malik ve el-Leys'den iki damar ile sadece boğazın kesilmesi şarttır, dedikleri nakledilmiştir. "İbn Ömer, İbn Abbas ve Enes: Başı koparırsa bir sakıncası yoktur demişlerdir." İbn Ömer'den gelen rivayeti Ebu Musa ez-Zemin, Ebu MicIes yoluyla gelen bir rivayetle mevsu! olarak nakletmiş bulunmaktadır: "İbn Ömer'e başı koparılarak kesilen hayvanın durumunu sordum. İbn Ömer yenilmesini emretti." İbn Abbas'tan gelen rivayeti de İbn Ebi Şeybe sahih bir senetle mevsul olarak rivayet etmiştir. Bunagöre İbn Abbas'a bir tavuğu kesip başını uçuran kimsenin bu kestiğinin durumu hakkında soru sorulunca o: "Bu çok hızlı yapılmış bir tezkiyedir, diye cevap vermiştir


ترجمة الحديث باللغة الإندونيسية

Telah menceritakan kepada kami [Qutaibah] berkata, telah menceritakan kepada kami [Jarir] dari [Hisyam] dari [Fatimah bin Al Mundzir] bahwa [Asma binti Abu Bakar] radliallahu 'anhuma berkata, "Pada masa Rasulullah shallallahu 'alaihi wasallam kami pernah berkurban dengan menyembelih kuda, lalu kami memakannya." Hadits ini dikuatkan oleh [Waki'] dan [Ibnu Uyainah] dari [Hisyam] tentang penyembelihan kurban


ترجمة الحديث باللغة البنغالية

আসমা বিনত আবূ বাকর (রাঃ) হতে বর্ণিত। তিনি বলেন, রাসূলুল্লাহ সাল্লাল্লাহু আলাইহি ওয়াসাল্লাম এর ‘আমলে আমরা একটি ঘোড়া নহর করেছি। এরপর তা খেয়েছি। ‘নহর’ কথাটির বর্ণনা এ সঙ্গে হিশামের সূত্র দিয়ে ওয়াকী‘ ও ইবনু ‘উয়াইনাহ এ রকমই বর্ণনা করেছেন। [৫৫১০; মুসলিম ৩৪/৬, হাঃ ১৯৪২, আহমাদ ২৬৯৮৫] (আধুনিক প্রকাশনী- ৫১০৬, ইসলামিক ফাউন্ডেশন)