حديث الرسول ﷺ English الإجازة تواصل معنا
الحديث النبوي

حديث أراد عثمان بن مظعون أن يتبتل فنهاه رسول الله صلى الله عليه وسلم ولو أجاز - صحيح مسلم

صحيح مسلم | (حديث: فنهاه رسول الله ﷺ ولو أجاز له ذلك لاختصينا )

3406- عن سعيد بن المسيب، أنه سمع سعد بن أبي وقاص، يقول: «أراد عثمان بن مظعون أن يتبتل، فنهاه رسول الله صلى الله عليه وسلم، ولو أجاز له ذلك لاختصينا»


ترجمة الحديث باللغة الانجليزية

Sa'id b. al Musayyib heard Sa'd b. Abi Waqqas (Allah be pleased with him) saying that Uthman b. Maz'un decided to live in celibacy, but Allah's Messenger (ﷺ) forbade him to do so, and if he had permitted him, we would have got ourselves castrated


ترجمة الحديث باللغة الأوردية

عُقَیل نے ابن شہاب سے روایت کی ، انہوں نے کہا : مجھے سعید بن مسیب نے خبر دی کہ انہوں نے سعد بن ابی وقاص رضی اللہ عنہ سے سنا ، وہ کہہ رہے تھے : عثمان بن معثون رضی اللہ عنہ نے ارادہ کیا کہ وہ ( عبادے کے لئے نکاح اور گھرداری سے ) الگ ہو جائیں تو رسول اللہ صلی اللہ علیہ وسلم نے انہیں منع فرما دیا ، اگر آپ انہیں اس کی اجازت دے دیتے تو ہم سب خصی ہو جاتے


ترجمة الحديث باللغة التركية

Bize Muhammed b. Râîi' rivayet etti. (Dediki): Bize Huceyn b. Müsennâ rivayet elti. (Dediki): Bize Leys, Ukayl'den, o da ibni Şihab'dan naklen rivayet ettiki. ibni Şihab şöyle demiş: Bana Saîd b, El-Müscyyeb haber verdi. Kendisi Sa'd b. Ebî Vakkâa'ı şunu söylerken işitmiş : «Osman b. Mazun bekâr kalmak istedi de Resulullah (Sallalluhu Aleyhi ve Sellem) kendisini (bundan) nehi buyurdu. Şayet ona bekârlığı tecviz etseydi biz de hayalarımızı çıkarırdık.» izah: Bu hadisi Buhârî, Tirmizî, Nesâî ve ibni Mâce «Nikâh» bahsinde muhtelif râvilerden tahric etmişlerdir. Tebettul esas itibariyle inkıta' mânâsına gelir. Hz, Meryem ile Fâtıme (Radiyallahu anha)'ya «Betul» denilir. Bunun sebebi dîn, fazilet ve âhirete rağbet hususunda zamanlarındaki kadınlardan mümtaz ve münkatı' olmalarıdır. Ulemânın beyânına göre' bu hadisteki tebettul'den murâd sırf Allah'ı ibâdet maksadı ile kadınlardan alâkayı keserek bekâr kalmaktır. Taberî : «Tebettul dünya ile, dünya şehvetlerini terk ederek kendini Alîah Teâlâ'nın ibâdetlerine vermektir.» diyor. Hz. Sa'd'ın: «Şayet ona izin verseydi biz de hayalarımızı çıkarırdık sözünden murâd bekârlığa ve sâir dünya lezzetlerinden alâkayı kesmeye izin verilseydi, biz de şehvetimizi kırmak için hayalarımızı çıkartır, şu suretle bekârlık bize âsân olurdu demektir. Bekârlık hıristiyanlıkta meşru' idi. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz neslin çoğalması ve cihâd'ın devam edebilmesi için ümmetini bundan nehiy buyurmuştur. insanın hayalarını çıkarmak ve tenasül uzvunu kesmek bilittifak yasak'tır. Binâenaleyh bugün moda haline getirilmeye çalışılan umumî doğum kontrolü de dînen yasaktır. Çünkü bunun neticesi müslümanlar azalacaktır. Halbuki dînen müslümanların azalması değil, çoğaltılmaya çalışılması emir buyrulmuştur. Gerçi islâm hukukunda «az!» denilen bir fiilin meşruiyyetinden bahsolunmyştur. Fakat bu iş bâzı hallerde karı ile kocanın anlaşmasına bırakılmış bir istisnadır. Tamimine müsaade yoktur. Azl: Çocuk yapmamak için karı-koca anlaşarak erkeğin menisini dışarıya atmaktır. îbni Abdilberr'in «El-istîab» nâm eserinde' Aişe binti' Kudâme'den rivayet ettiği bîr hadisde şöyle denilmektedir: «Osman b. Mazun: Yâ Resulallah! Bize gazalarda bekârlık güç geliyor. Bana müsaade buyurur musun hayalarımı çıkartayım yâ Resulaliah? demiş. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) : — Hayır îbni Mazunn! Sen oruç tutmalısın. Çünkü oruç şehveti keser; buyurmuş.» Rivayete göre Osman b. Mazunn. Hz. Ali ve Ebu Zer (Radiyallahu anhum) hayalarını çıkararak bekâr yaşamak istemişler. Fakat Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kendilerini bundan men etmiştir. Bütün bunlar gösteriyor ki, dinimiz müslumanların azalmasını hedef tutan hiç bir vasıtayı meşru' görmemiştir. Gerçi: «ikiyüz tarihinden sonra sizin en hayırlınız hafif ve ailesiyle çoluk çocuğu olmayan bekârlarımzdır» mealinde bir hadîs rivayet olunursa da bu hadîs uydurmadır. Binâenaleyh ona asla iltifat olunamaz. Hz. Huzeyfe'nin üzerinden söylenen: «Sene yüz, yüzelli oldu mu sizden birinizin bir köpek eniği terbiye etmesi, çocuk terbiye etmesinden daha hayırlıdır.» sözü de bu kabil uydurmalardandır


ترجمة الحديث باللغة الإندونيسية

Telah menceritakan kepada kami [Muhammad bin Rafi'] telah menceritakan kepada kami [Hujain bin Al Mutsanna] telah menceritakan kepada kami [Laits] dari [Uqail] dari [Ibnu Syihab] bahwa ia berkata, telah mengabarkan kepadaku [Sa'id bin Al Musayyab] bahwa ia mendengar [Sa'd bin Abu Waqash] berkata; "Utsman bin Mazh'un untuk hidup membujang, lalu Rasulullah shallallahu 'alaihi wasallam melarangnya. Andaikan beliau mengizinkannya, tentulah kami sudah mengebiri diri kami sendiri


ترجمة الحديث باللغة البنغالية

মুহাম্মাদ ইবনু রাফি' (রহঃ) ..... সাঈদ ইবনুল মুসাইয়্যাব (রহঃ) থেকে বর্ণিত। তিনি সা'দ ইবনু আবূ ওয়াক্কাস (রাযিঃ) কে বলতে শুনেছেন, উসমান ইবনু মাযউন (রাযিঃ) কৌমাৰ্যব্রত অবলম্বনের প্রস্তাব করলে রসূলুল্লাহ সাল্লাল্লাহু আলাইহি ওয়াসাল্লাম তাকে (তা করতে) নিষেধ করে দেন। তিনি যদি তাকে অনুমতি দিতেন তবে অবশ্যই আমরা নিজেদের খোজা করে নিতাম। (ইসলামিক ফাউন্ডেশন ৩২৭২, ইসলামীক সেন্টার)